Millet İttifakını oluşturan Altılı Masa, 26 Ocak Perşembe günü 11.kez tekrar bir araya geldi. Toplantı sonunda açıklanan ortak bildiride parlamenter sisteme geçiş için yol haritası görüşüldü. Yine yapılan açıklamada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’ın 14 Mayıs yapılacak seçimlerde aday olamayacağı ve 3. kez adaylığını kabul etmeyecekleri vurgulandı. Seçmenlerinin sabırsızlıkla bekledikleri Cumhurbaşkanı adayı açıklanmazken, kesin adayın 13 Şubat’ta yapılacak 12.toplantı sonunda açıklanacağı belirtildi.
Seçmenler artık yeter diyor. Artık sesini yükseltiyor. Gereksiz açıklamalardan, tartışmalardan ve sonu gelmez toplantılardan bıktı. Seçime 4 aydan daha az bir zaman var ve ortada bir aday yok. Durum böyle olunca İttifak Masasına olan güven azalmaya başladı. Aday tartışmaları bitmek bilmiyor. Daha şimdiden defineyi bulmadan birbirine düşen ortaklar gibi koltuk hesapları yapılıyorsa bunun sonu iyi olmayacaktır. Çünkü seçmenin de umudu tükeniyor. Artık onları meydanlarda görmek istiyor.
Bugüne kadar ortak aday üzerinde henüz bir karar alınmamışsa bu durum vahimdir, üzücüdür, seçmen için de karamsarlıktır. Böyle devam ederse atı alan Üsküdar’ı geçecektir.
Vatandaşın artık sabır ve dayanma gücü kalmamıştır, onun gerçek gündemi ekonomidir, mutfaktır, hayat pahalılığıdır, önlenemez zamlardır. Beklentisi ise bunları düzeltecek yeni bir iktidardır, bu nedenle umudunu Millet İttifakına bağlamıştır. Toplantılarda ne konuşulduğu, ne görüşüldüğü, ne kararlar alındığı halkın gündeminde yoktur. Seçimle ilgili tek gündemi ülkeyi bu kötü ekonomiden kurtaracak vatandaşa bir nefes aldıracak olan Demokratik bir seçimle Millet İttifakının iktidara gelmesi ve gösterdiği adayın Cumhurbaşkanı seçilmesidir, ardından parlamenter sisteme geçilmesidir. Bu nedenle bugün için önemli olan adayın kim olduğudur. Gerisi hikâye.
Buna rağmen İttifak içinde Genel Başkanlar, bununla ilgili hâlen net tavır almayarak Kılıçdaroğlu’nun adaylığına soğuk bakmaktadırlar. Özellikle İYİ Parti, daha ilk günden Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı olup, Ekrem İmamoğlu veya Mansur Yavaş adaylığı üzerinde durmuştur. Nitekim toplantının yapıldığı gün, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı, “Kılıçdaroğlu’nun adaylığına onay vermiyoruz “demiş, ardından da istifa etmiştir. ÏYİ Parti’de İmamoğlu’nun hapis cezası alması , siyasi yasak getirilmesi, Mansur Yavaş’n geri çekilmesine rağmen Kılıçdaroğlu’nun adaylığı tartışılmaya devam ediyor.
Millet ittifakı, aylar önce seçimleri kazanacağına kesin gözüyle bakılan, Cumhur İttifakına fark atan Millet İttifakı, son aylardaki suskunluğu, gereksiz açıklamaları, tartışmaları ve adayın halen açıklanmaması AKP’yi harekete geçirmiştir. Aylardır seçim ekonomisi uygulayan AKP, özellikle asgarî ücrete, memur ve çalışanlara yaptıkları zamlar, 3600 ek göstergenin çıkarılması , bunların yan sıra EYTnin çıkması, sözleşmelilere kadro verilmesi, esnafa , çiftçiye kredi verilmesi , KYK borç faizlerinin silinmesi, vergilere af gelmesi gibi vatandaşı geçici de olsa rahatlatacak kararlarla hamleler yaparak yeniden umutlanmaya başladı.
Her şeye rağmen AKP iktidarı son aylarını yaşıyor gibi görünse de Millet İttifakının akıllı, kararlı bir duruş sergilemesi, seçmenlerine umut vermesi, meydanlara çıkması öncelikle adayını açıklaması gerekir. Çünkü vatandaş 21 yıllık AKP iktidarından kurtulmak istiyor, çünkü AKP iktidarı yokluk, yoksulluk, işsizliğin sebebi olmuştur.
HDPnin çağrılarına kulak asmayan, kulak ardı eden Millet ittifakı da ne yapacağını bilmiyor. Özellikle CHP, HDP’nin desteğini almadan kazanmanın imkansız olduğunu biliyor, ancak bunu ifade etmekten çekiniyor. Korkunun ecele faydası yoktur. Siyaset, cesaret ister, yüreklilik ister, siyasi arenada savaşırken, korkaklar yok olur, cesur olanlar ölümsüzleşirler. Millet İttifakı, HDP ’nin çağrısına kulak vermeli, elini uzatmalı, ortak adayda yani Kılıçdaroğlu’nu aday göstererek işi ilk turda bitirmelidir. Şayet, bu olmazsa HDP, kendi adayını çıkarmak zorunda kalacaktır. Durum böyle olunca ilk turda hiç bir ittifakın adayı kazanamazken, 2.turda yine HDP’nin kapısına gidilecektir. Artık her iki İttifakta çok iyi biliyor ki HDP, anahtar partidir, istediği kilidi açabilecek anahtar konumundadır. Çünkü, HDP seçmeni Hangi ittifakı desteklerse o kazanacaktır. Buna rağmen HDP iktidara karşı çelik bir duvar oluşturmuş olup, demokratik bir Türkiye için Millet ittifakının yanında olmak istemiştir, ancak iyi partinin sert tavrı buna engel olmuş, CHP’ yi de frenlemiştir. Vakit geç değildir, HDP’nin de desteklediği Kılıçdaroğlu’nun aday gösterilmesi artık zorunludur. Bu saatten sonra aday arayışına girmek yanlıştır. Böyle olunca HDP, belki de aday çıkarmaktan vazgeçerek Kılıçdaroğlu’nu destekleyecektir. böylece Millet İttifakı, HDP’ nin öncülüğündeki 3.ittifakla birlikte 1 .turda %51 oy alarak Cumhurbaşkanlığını kazanacak, ayrıca milletvekili çoğunluğunu da alarak 21 yıllık AKP İktidarına son verilecektir .Yeter ki adım atılsın.
Millet İttifakı artık meydanlara inmelidir. Vatandaşın ayağına gitmeli, sofrasında oturmalı, çayını içmeli, onu dinlemelidir. Çarşıda, pazarda, sokakta olmalıdır, umutları boşa çıkarmamalıdır .
Gün ayrışma günü değil, birleşme günüdür. Bunun için geceyi gündüze katarak çalışmalı, ülkeyi AKP iktidarından kurtarmalıdır.
Bunun için kişisel çıkarları bırakıp ,halkın çıkarlarını ön planda tutarak, milyonların umudu olduğunu asla unutmamalıdır. Daha özgür günlerde yaşamak umuduyla…