Seçimlere az bir zaman kala siyaset meydanı toz duman içinde. Özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’ın 14 Mayıs seçim tarihini açıklamasından sonra siyasette sıcak gelişmeler oldu. Bilindiği üzere bir yıldır Altılı Masayı oluşturan siyasi partiler, sonunda 6 Martta Kemal KILIÇDAROĞLU ’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığında ortak karar verdiler. Tabiiki Altılı Masanın bugünlere gelmesi kolay olmadı. Gerek AKP ve gerekse MHP Genel Başkanı ve parti yetkilileri, her fırsatta Millet İttifakını bölücü , fetöcü olmakla suçlarken HDP ’nin de Altılı Masanın gizli ortağı olduğunu söylemekten çekinmediler. Sonuçta tüm suçlamalara rağmen Millet İttifakını oluşturan Altılı Masa adayını açıkladı. Cumhurbaşkanlığını ve parlamento seçimlerini kazanıp iktidar olmak için de seçim çalışmalarına tüm hızıyla başladı.
İşte Millet İttifakının anlaşıp kararını vermesinden sonra siyaset hızla canlandı. Bugüne kadar Masanın dağılacağını umut edenler bu sonuçtan sonra işin ciddiyetini, önemini anlamaya başlayarak harekete geçti. Bunun sonucunda Cumhur İttifakının genişlemesi, büyümesi için kendilerine evet diyecek parti arayışına girdi. Cumhur İttifakını oluşturan Üçlü Masanın etrafına ortak aramaya başladılar. Şimdiye kadar Yeniden Refah Partisi, Vatan Partisi ve Anavatan Partisinin desteğini alarak masayı büyüten Cumhur İttifakı, son olarak bugüne kadar çok sayıda cinayet işleyen Hizbullah terör örgütünün siyasi kanadı olan ve şeriata dayalı bir din devletini savunan HÜDA-PAR(Hür Dava Partisi) ile görüşmesi ,ittifaka davet etmesi, ittifaka dahil etmesi siyasete bomba gibi düşerken, Cumhur ittifakı şimdiye kadar 7 partiyle anlaşarak Yedili Masayı da kurmuş oldu.
İşte AKP, bu partiyle kucaklaşarak, desteklerini alarak ittifaklarını genişletti. Hani bir söz vardır” Gülme komşuna, gelir başına, “ Altılı Masayı sürekli HDP üzerinden eleştiren , HDP ’nin , Millet İttifakının gizli ortağı olduğunu söyleyen -ki bugüne kadar henüz CHP, ittifak konusunda HDP ile görüşmedi – Millet ittifakına sürekli fetöcü, bölücü diyen AKP, Hizbullahçı HÜDA-PAR ile masaya oturdu. Şimdi HDP’yi bölücülükle, teröre destek vermekle suçlayanlar, Hizbullahçı HÜDA -PAR için ne diyecekler? Özellikle seçmen üzerinde nasıl bir etkisi olacaktır, parti içinde kimleri rahatsız edecektir? Bu soruların cevabını belki de önümüzdeki günlerde, ya da seçim günü sandıkta alacağız.
Aslında sürpriz olmadı , çünkü önceki seçimde de iktidarı desteklediklerini, AKP’de oy verdiklerini söyleyen HÜDA-PAR, bu kez bunu kamuoyunun göz önünde yapmayı tercih etmiştir. Bu ortaklık Cumhur İttifakına hiç bir şey katmayacaktır. yani oy oranını artırmayacaktır. Çünkü bugüne kadar AKP’nin aldığı oyların bir kısmı HÜDA-PAR seçmenine aittir. Yeni bir şey olmayacaktır. Sadece bu ittifakı resmi hale getirecektir .
Özellikle AKP’nin , bu HÜDA-PAR’la görüşmesinden, destek almasından itibaren her akşam ekranlarda bu konun tartışılması, özellikle HÜDA-PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun HABER TÜRK televizyonunda Fatih Altaylı’ya verdiği röportajda partinin programıyla ilgili açıklamalarda bulunması, sorulan sorulara rahatlıkla cevap vermesi çok anlamlıdır. Bunlar belki de HÜDA-PAR’ı vatandaşın gözünde daha iyi göstermek, kötü olan imajını düzeltmek, siyasi düşüncelerini sevimli hale getirmek, yani siyasete yumuşak bir geçiş yapmaktır.
Aslında AKP’nin oy oranları yok denecek kadar az olan küçük siyasî partilerle temas kurması, destek arayışında olması hiç de sürpriz olmadı , çünkü özellikle 6 şubatta 10 ilimizde olan ve 50 binden fazla vatandaşımızın ölümüne sebep olan deprem felaketinden sonra, kendilerine olan tepkiyi, ve işin ciddiyetini anlamış olmalılar ki, hemen hızlı bir şekilde bu küçük siyasî partilerle ittifak arayışına girdiler. Şimdiye kadar 7 partiyle anlaşarak 7 li Masayı oluşturan AKP, seçime kadar belki de bu sayıyı daha da artıracaktır.
AKP iktidarı, seçimleri kaybetmemek için , iktidarda kalmak ve Cumhurbaşkanlığını kazanmak için yasal zeminde her şeyi yapacak, her yolu deneyecektir , çünkü bu onların belki de son şansları olacaktır . Kendilerine göz kırpan her partiyle görüşecek ve ittifaka almak isteyeceklerdir . Bunun için herkesin desteğine ihtiyaçları var. Her şeyin farkındalar. AKP, ilk kez bu kadar huzursuz, bu kadar yorgun bu kadar da heyecanlı.
Çünkü anketlere göre durumları hiç de iyi değil, bir ay öncesine kadar oy oranları baş başa giderken, Deprem felaketinden sonra yapılan anketlerde Millet İttifakı oyunu artırmıştır. Bu nedenle AKP Kazanmak istiyor, 21 yıllık iktidarı bırakmak istemiyor .Bu yüzden korkuyor. Bunun devam etmesi için elindeki tüm olanakları kullanarak büyük bir güçle hazırlanıp seçimlere girmek istiyor.
MHP gelince Millet İttifakını sürekli bölücü, fetöcü, olmakla suçlayan, Millet İttifakına her türlü hakareti yapan, Devlet Bahçeli, AKP’nin HÜDA-PAR ile görüşmesinden, anlaşmasından sonra ne diyeceği merakla beklenirken henüz tek kelime etmedi, hiç bir açıklamada bulunmadı. Çünkü o da iktidarın kalmasını çok istiyor. Bu nedenle, bu ittifak karşısında susmayı tercih ediyor. Diğer yanda seçimlere az bir zaman kala MHP’nin %7 lik baraj sorunu olabileceğini gösteren bazı anketler, MHP’yi evine kapatmış görünüyor. Yani kendi derdine düşmüş. Seçimlerde oy oranını korumak, artırmak için seçim çalışmalarına kendi bünyesinde devam ediyor.
14 Mayıs seçim gününe az kaldı. İktidar partisi olan AKP, oy oranını artırıp seçimleri kazanabilmek için ittifak arayışlarını sürdürürken, Cemaat ve tarikatlardan da gerekli desteği almaya devam ediyor. Nitekim merkezi Adıyaman’da bulunan ve Nakşibendi Tarikatının Halidiyye koluna bağlı olan MENZİL Cemaati de, bu seçimde Cumhur İttifakını destekleyeceklerini açıklamışlardır.
Sonuçta bu seçim belki de Cumhuriyet tarihinin en önemli, en zor seçimi olacak, vatandaş sandık başına giderek siyasi tercihini oyunu kullanarak yapacaktır. Bunu yaparken ya demokrasi, eşitlik, özgürlük, barış ve insanca yaşam sözü veren Millet İttifakına oy verecek, ya da ülkeyi 21 yıldır yöneten, demokrasiyi her geçen gün kırparak kanatsız bırakan, yasaklarla yönetmeye çalışan, liyakatsiz kadrolarla ülkeyi her alanda geri götüren, özellikle tarım ekonomisini dışa bağımlı hale getiren, insanların yokluk, yoksulluk içinde yaşadığı bir ülke haline sokan, yıllık enflasyonu, dünyanın lideri haline getiren Cumhur İttifakına oy verecektir. Vatandaş bu iki ittifak arasında tercihini yapacak, ülkenin kaderini, geleceğini bunlardan birine teslim edecektir. Bunun cevabını 14 Mayıs Pazar akşamı göreceğiz. Daha özgür günlerde buluşmak dileğiyle.
İZZET KIRMIZI
17 MART 2023.